ANKARA (İGFA) – Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’nun (TİHEK) Cumhuriyeti’nin 100. Yılı nedeniyle Türkiye’de düzenlediği İnsan Hakları Sempozyumu’na katılan Bakan Tunç, “Sözde insan hakları savunucuları olan modern dünya, seyirci kalıyor” Olan biteni anlayabilir, hatta oradaki zulmü alkışlayabilir ve destekleyebilir.” Buradan tüm dünyaya soruyoruz: “Gazze’de insan hakları nerede?” dedi.
Adalet Bakanı Tunç, insan haklarının Türkiye’de yeni öğrenilen, Batı’dan ithal edilen bir kavram olmadığını da vurguladı.
MODERN DÜNYA BASKIYI UYGUYOR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana gerçekleştirdiği acımasız baskınların artık insan hakları ihlallerinin çok ötesine geçtiğine dikkat çekerek, “Sözde insan hakları savunucuları olarak adlandırılan modern dünya, olup bitenlere seyirci kalıyor, hatta alkışlayabilir. ve oradaki zulme destek verin.”
SESSİZ BİR DEVRİM OLARAK ADIMLAR ATILDI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin son dönemde kamu otoritesi tarafından hak ve özgürlüklerin ağır biçimde ihlal edildiği, toplumun çoğunluğunun ötekileştirildiği bir dönem yaşadığını belirterek, Cumhuriyet tarihinde siyasi hayatın darbelerle kesintiye uğradığını söyledi. , muhtıralar ve anti-demokratik uygulamalar.
Bu dönemde vesayet zihniyetini ortadan kaldırma çabasının başarıya ulaştığını belirten Bakan Tunç, “21 yıl önce başlayan insan odaklı yönetim anlayışıyla Türkiye yeni bir dönemin kapılarını açtı. Bu dönemde bu konuda adımlar atıldı. sivilleşme, demokratikleşme, hukukun üstünlüğü alanlarında sessiz devrim niteliğindedir. Muhtıracılara, darbecilere karşı, “Milli irade düşmanlarına fırsat verilmedi” dedi.
Adalet Bakanı Tunç, 2002 yılından bu yana insan hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi ve demokrasinin yüksek standartlarının artırılmasına yönelik birçok reformu hayata geçirdiklerini anlattı. Bu reformlar kağıt üzerinde kalmadı ama her biri vatandaşların hayatına dokundu ve vatandaşlar tarafından benimsendi.
Reform iradesini sürdürdüklerini ifade eden Bakan Tunç, “Şimdi Türkiye Yüzyılını adalet yüzyılı yapacak, tüm demokratik reformlarımızı taçlandıracak yeni, demokratik, özgürlükçü, sivil ve kapsayıcı Anayasayı hep birlikte yapma zamanıdır. ve vesayet anlayışını tamamen tarihe gömelim.” .
